Organik Zeytinyağı

Organik zeytinyağı üretimi, zeytinlerin geleneksel taş değirmenler kullanılarak dikkatlice sıkılmasıyla elde edilmektedir. Bir taş düzenek yardımıyla, zeytinler yavaş yavaş ezilerek yağlarının bir kanaldan dışarı akması sağlanmaktadır. Elde edilen zeytin suyu ve yağı, biriktirilip dinlenmeye alındıktan sonra posasının dibe çökmesi beklenmektedir.

Dinlenme sürecinin sonunda, saf zeytinyağı üstte birikerek ayrıştırılmaktadır. Daha sonra zeytinyağı, plastik tanklara doldurularak güneş ışığı görmeyen bir ortamda saklanmaktadır. Eskiden kullanılan tahta fıçılar, günümüzde plastik tanklarla değiştirilerek koruma şartları iyileştirilmektedir. Birkaç hafta dinlendirilen zeytinyağı, içerisindeki tüm posanın tamamen çökmesiyle birlikte kullanıma hazır hale getirilmektedir.

Bu doğal süreç, organik zeytinyağı üretiminde kalite ve doğallığın korunmasına katkı sağlamaktadır.

Zeytinyağı günümüzde bir çok besin çeşitliliği ve beslenme alışkanlıklarımızın arasında yerini almıştır. Salatalar, zeytinyağlı sebze yemekleri, zeytinyağı ile marine edilen et ürünlerinin dinlendirilmesi gibi bir çok kullanıp alanına sahiptir. Gastronomi de yeri ve önemi çok büyüktür. Organik zeytinyağı elde etmek için organik zeytin yetiştiriciliği oldukça önemlidir.

Zeytinyağının kalitesi, hasat ve sıkım işlemlerine göre değişir. Erken hasat döneminde toplanan zeytinden az fakat en kaliteli zeytinyağı elde edilmektedir. Sağlıklı beslenme için kullanılan esas zeytinyağı işte budur. Daha sonra ki hasatlarda kalite gittikçe düşmektedir. Artık son yapılan dip hasadında ise, zeytin posası defalarca çekilip ve o şekilde yağ elde edilmektedir.

Zeytinyağının tarihi, M.Ö. 6000-4500 yıllarına kadar uzanır ve Doğu Akdeniz’de, özellikle Filistin, Suriye ve Girit gibi bölgelerde başlar. İlk zeytinyağı presleri, Neolitik ve Kalkolitik dönemlerde kullanılmıştır. Zamanla, Girit’teki Minos Uygarlığı zeytinyağını bir endüstri haline getirmiş, zeytinyağı ticareti Bronz Çağı’nda Mısır ve Mezopotamya’ya kadar yayılmıştır. Antik Yunan ve Roma dönemlerinde ise zeytinyağı, hem gıda hem de spor, kozmetik ve dini ritüellerde önemli bir yer edinmiştir. Arkeolojik kazılarda bulunan taş presler ve zeytin ezme aletleri, bu değerli yağın yaklaşık 6.000 yıldır Akdeniz kültürlerinde hayati bir rol oynadığını kanıtlamaktadır. Zeytinyağı, tarih boyunca hem bir yaşam kaynağı hem de kutsal bir sembol olmuştur.

Modern cihazlar ile Organik Zeytinyağı üretimi

Modern teknoloji araçları kullanılarak günümüzde de zeytinyağı üretimi yapılmaya devam edilmektedir. Ancak, teknolojinin getirdiği kolaylıklar ne yazık ki zeytinyağının eski doğallığını tam olarak sunamamaktadır. Bu nedenle, pek çok zeytin yetiştiricisi eski usul taş sıkım yöntemlerini kullanmayı tercih etmektedir.

Taş sıkma (soğuk sıkım) zeytinyağı, modern sistemlere göre daha zahmetli bir süreç olarak görülmektedir. Bununla birlikte, taş sıkım yöntemi binlerce yıldır geçerliliğini ve tercih edilebilirliğini sürdürmektedir. Eski usullerin kullanılmaya devam edilmesi, zeytinyağının doğal kalitesini korumasını sağlamaktadır.

Bu yöntemle üretilen zeytinyağı, en doğal şekilde sıkılarak tüketicilere sunulmaktadır. Dolayısıyla, zeytinlerin en az işlem görerek yağının elde edilmesi sağlanmaktadır. Geleneksel yöntemler, zeytinyağı üretiminde doğallık ve kalite açısından halen önemini korumaktadır.

Modernize edilen sistemlerde seri üretimle daha fazla zeytin sıkılıp yüksek miktarda zeytinyağı elde edilebilmektedir. Ancak, günümüzde zeytinyağı kalitesini doğrudan etkileyen bir uygulama dikkat çekmektedir. Mekanik cihazlar kullanılarak sıkım sonrası elde kalan zeytin posası, Kanola çiçeğinden elde edilen Kanola yağı ile yıkanmaktadır. Bu yöntemle, önceki sıkımdan kalan zeytinyağı da ilave edilerek ürün miktarı artırılmaya çalışılmaktadır.

Bu tür yöntemler sonucunda, daha fazla ancak düşük kaliteli zeytinyağı elde edilmektedir. Düşük fiyatlar, genellikle bu tarz üretim yöntemleriyle üretilen zeytinyağını işaret etmektedir.